LAÜ’de “Tiyatro Dilinin İzleyiciler Üzerindeki Etkisi” ele alındı
Lefke Avrupa Üniversitesi (LAÜ) Fen-Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü tarafından “Tiyatro Dilinin İzleyiciler Üzerindeki Etkisi” konulu konferans düzenlendi. LAÜ Rauf Raif Denktaş Eğitim Kompleksi Konferans Salonu’nda gerçekleşen konferansa, Gazi Üniversitesi Gazi Eğitim Fakültesi Türk Dili Edebiyatı Eğitim Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Alemdar Yalçın konuşmacı olarak katıldı.
Yıldız: Edebi eserde dil olmadan düşünce de olmaz
Konferansın açılış konuşmasını yapan Fen-Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Saadettin Yıldız, dilin kültür içerisindeki ve edebi eserler için önemli bir yere sahip olduğunu vurgulayarak, edebi eserin özü olduğuna dikkat çekti. Yıldız, yazarların kendi kavram dünyalarının el verdiği ölçüde eser ürettiğini, okuyucuların da eserleri kendi kavram dünyalarının sınırları içerisinde anlamaya çalıştıklarını, dolayısıyla okuyucuların bu dünyayı sürekli genişletmesi gerektiğini bunu da dil sayesinde yaptıklarını dile getirdi.
“Edebi eserde dil olmadan düşünce de olmaz” diyen Yıldız, bireylerin dil sayesinde düşünebildiklerini, dilin sınırları genişlerse dünyanın da genişleme şansı ve her bireyin kendi dünyası olduğunu belirterek, dil sayesinde bireylerin birbirlerini anlayabildiklerini açıkladı.
Yalçın:Drama hayatın vazgeçilmez bir unsuru
“Tiyatro Dilinin İzleyici Üzerindeki Etkileri” konulu sunumunda Yalçın, tiyatro içeriğinin olay ağırlıklı olduğunu ifade ederek, “Tiyatro Rönesans zamanına kadar drama sanatıydı” dedi. Matbaanın icadı ile hikaye ve romanların ortaya çıktığını, gelişen teknolojiyle televizyon dizilerinin ve sinemanın da hayatımıza girdiğini belirten Yalçın, bu türlerin hepsinde dramanın yer almasından dolayı hayatın vazgeçilmez bir unsuru olduğunu dile getirdi.
Antik Çağ tiyatro dili, Roma, kilise ve halk tiyatroları, Rönesans’ta tiyatro binaları, konuşma ve sahneleri hakkında görsel sunumlar eşliğinde bilgiler aktaran Yalçın, tarihte yer alan bazı olayların tiyatroya da aktarıldığını ifade ederek, katılımcılara tiyatro örneklerinden bahsetti. Bu örneklerinin siyaseti, psikolojiyi ve sosyoloji etkilediğini, yeni kavramların ortaya çıkmasını sağladığını söyleyen Yalçın, Osmanlı Dönemi’nde ortaya çıkan “Orta Oyunu”nda sahne ve dekor konusu önemsenmediği için her meydanda oynanabildiğini dile getirdi.