LAÜ’de düzenlenen çalıştayda kardiyometabolik sendrom ve fizyoterapinin önemi ele alındı
Yürüyüş kardiyovasküler hastalık riskini %34-53 oranında azaltıyor
Lefke Avrupa Üniversitesi (LAÜ) Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Bölümü tarafından Kardiyometobolik Sendrom ve Fizyoterapi çalıştayı düzenlendi. Doğu Akdeniz Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehtap Malkoç’ın konuşmacı olarak katıldığı çalıştayda kardiyometabolik sendrom ve fizyoterapinin önemi vurgulandı.
Çalıştayda, kardiyometabolik sendromun; günümüzde dünyanın karşı karşıya kaldığı en önemli sağlık sorunlarından biri haline gelmesi sonucu, modern yaşam şeklinin getirdiği hareketsiz yaşam ve yüksek kalorili beslenmenin, bu sorunun ortaya çıkmasında en önemli faktör olduğu ve her yaştaki bireyi etkilediği konusu irdelendi.
Fizyoterapi Bölümü öğrencilerinin katıldığı çalıştayda, giderek yaşlanan dünya popülasyonu ile birlikte gelişen karın bölgesindeki yağlanma, obezite, hiperglisemi/hiperinsülinemi, dislipidemi ve yüksek kan basıncı günümüzde dünya çapında önemli bir sağlık sorunu haline gelen kardiyometabolik sendromu üzerine öğrencilere bilgiler verildi.
Fiziksel aktivite ve egzersiz kardiyometabolik sendrom gelişiminde ve tedavisinde etkili
Son yıllarda dünyada ve özellikle batı ülkelerinde fiziksel aktivite ve kardiyometabolik sendrom arasındaki ilişki üzerinde durulurken, fiziksel aktivite ve egzersiz kardiyometabolik sendrom gelişiminde ve tedavisinde etkili olduğu birçok çalışmada vurgulanıyor. Çalıştayda, kardiyometabolik sendromu oluşturan her bir komponente yönelik egzersiz programlarının geliştirilmesinin de son derece önemli olduğu ve kardiyometabolik sendrom birçok sistemi etkileyen önemli bir sendrom olduğuna dikkat çekildi. Bu sendroma bağlı gelişen komplikasyonların önlenmesinde ve tedavisinde fizyoterapist eşliğinde yapısallaştırılmış bireysel egzersiz programlarının öneminin büyük olduğunun vurgulandığı çalıştayda, çok yönlü değerlendirme ışığında çizilen egzersiz programları ile bu olgularda haftada 2 saat yapılan yürüyüşlerin kardiyovasküler hastalık riskini %34-53 oranında azaltıldığı bilgisi verildi.
Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Bölümü tarafından düzenlenen çalıştayda fizyoterapi öğrencilerine kardiyometabolik sendromda, uygun fizyoterapi ve rehabilitasyon programlarının güvenli bir şekilde planlanması ve geliştirilmesi, koruyucu rehabilitasyon yaklaşımlarında fizyoterapistin rolü, fizyoterapi değerlendirme ve egzersiz programlarının planlanmasında izlenecek yollar, yaş popülasyonlarına göre stratejik planlamalar hakkında bilgi akatarımında bulunmak amaçlandı.