LAÜ’ de “Değişen Öğretmen Rolleri ve Etkili İletişim Becerileri” irdelendi
Lefke Avrupa Üniversitesi (LAÜ) Dr. Fazıl Küçük Eğitim Fakültesi Türkçe Öğretmenliği Bölümü tarafından “Değişen Öğretmen Rolleri ve Etkili İletişim Becerileri” konulu konferans düzenlendi.
Konferansta, Yıldız Teknik Üniversitesi Eğitim Fakültesi Türkçe Eğitimi Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Bayram Baş “Temel Dil Becerileri ve Etkili İletişim”, Hacettepe Üniversitesi Eğitim Fakültesi Türkçe Eğitimi Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Özay Karadağ “Değişen Öğretmen Rolleri ve Etkili Öğretim” konularında sunum yaptılar.
Baş: İletişimin ne başlangıcı ne de sonu vardır
İletişimi, kişiler arasında bilgi, duygu ve düşünce alışverişi olarak tanımlayan Baş, iletişimin aşamalarını; mesaj göndermek, mesajı almak, mesajı anlamak, alıcıda etki yapmak ve geri bildirimi sağlamak olarak sıraladı. İletişimin döngüsel bir süreç olduğunu söyleyen Baş, “İletişimin ne başlangıcı ne de sonu vardır” dedi. İletişimde altı soru olduğunu dile getiren Baş bu soruları; Dinliyor musunuz, anlıyor musunuz, anladığınızı test ediyor musunuz, ileti dakikliğiniz nasıl, empatik iletişimi kullanıyor musunuz, yeterince açık mısınız? olarak sıraladı.
Baş: “İletişim yoluyla; sevmeyi öğrenmeye, birbirimizi anlamaya, kendimiz hakkında daha fazla bilgi edinmeye, ilişkileri başlatmaya ve sonlandırmaya, başkalarının bizi nasıl algıladıklarını öğrenmeye ulaşırız” dedi. Algılama kapasitesinin iletişimdeki önemine ve rolüne değinen Baş, herkesin algılama kapasitesinin farklı olduğunu, algıladığı ölçüde bilgi toplayabildiğini, aynı şekilde algılayamadığını, birbirinden farklı biçimlerde öğrenebildiğini söyledi.
Etkin iletişim için önerilerde bulunan Baş, “Bir konuşup iki dinleyin, doğru zamanda, doğru kişiye, doğru bilgiler verin, mesajlar net, açık ve anlaşılır olsun, gizlilikten kaçının, bilgiyi paylaşın, karşınızdakini asla 3. şahısların yanında eleştirmeyin” dedi.
Karadağ: Öğrencilerin ihtiyaçlarına öğretmenlerin uyum sağlaması gerekiyor
Karadağ, uzun süre kullanılan öğretim yaklaşımlarının belli öğretmen davranışlarını ve öğretmen tiplerini ortaya çıkardığını ve bu durumun geleneksel hale geldiğini söyledi. 2000’li yıllardan itibaren gerçekleşen değişimlere rağmen bugün öğretmen rollerinin buna eşlik etmediğini belirten Karadağ, “Geleneksel öğretmen davranışları o kadar güçlü ki yetiştirdiğimiz yeni kuşak öğretmenler bir süre kendini gösterse bile, geleneksel öğretmen davranışları bir anda tekrar ortaya çıkıyor ve güçlü bir şekilde öğretmenlik anlayışını şekillendiriyor” dedi.
Karadağ, değişen öğretmen rollerini sıralayarak örnekler verdi
Öğrencilerin ihtiyaçlarının değiştiğini ve bu değişime de öğretmenlerin uyum sağlaması gerektiğini söyleyen Karadağ, değişen öğretmen rollerini; öğrencileri araştırmaya özendirir, bilgiyi yapılandırma sürecinde öğrencilere rehberlik eder, öğrencilerin bireysel farklılıklarını dikkate alır, öğrencilerin ön bilgilerini dikkate alır, inanç ve tutumlarını öğrenmeye çalışır, öğrencilerin kendi düşüncelerinin farkında olmalarını sağlar, öğrencilerin birbirleriyle iletişime/etkileşime geçmelerini sağlar, öğrencilerin öğretmenle iletişime/etkileşime geçmelerini sağlar, öğrencilerin soru sormalarını sağlayarak tartışma ve değerlendirme yapmalarını sağlar, sınıf içi tartışmaları öğrencilerin bilgiyi yapılandırmasını sağlayacak şekilde yürütür, soru sorduktan sonra öğrencilerine düşünme zamanı tanır, öğrencilere, kavramlar arasında ilişki kurmaları için zaman tanır, öğrencilerin fikir üretme, alternatif yorumlar yapabilme yeteneklerini destekler şeklinde sıraladı.