LAÜ’ de “Boşanma Sürecinde ve Sonrasında Çocuk” ele alındı
Lefke Avrupa Üniversitesi (LAÜ) Öğrenci Dekanlığı ve Sosyal Hizmet Kulübü tarafından “Boşanma Sürecinde ve Sonrasında Çocuk” konulu panel düzenlendi. Panel, Avukat Aslı Murat ile Adli Sosyal Hizmet Uzmanı Hüseyin Bostancı’nın sunumuyla gerçekleştirildi.
Murat, KKTC’nin hukuk sisteminde, evlilik ve boşanmaya dair meseleleri düzenleyen 1/98 sayılı Aile Evlenme ve Boşanma Yasası olduğunu belirterek, söz konusu yasanın 1988 yılında hukuk sistemine dahil edildiğini ifade etti. Murat, yasanın o zamana göre önemli değişiklileri beraberinde getirdiğini, özellikle kadınların, evlendikten sonra sahip oldukları soyadı ve boşanma sürecindeki mal paylaşımı konularında ilerleme kat ettiğini belirtti.
Uzun yıllar 1/98 yasasının kullanıldığını belirten Murat, “Artık günümüz koşullarında yasanın yeniden gözden geçirilme ihtiyacı doğmuş, kadın ve çocuk hakları örgütlerinin de çabasıyla Meclis’te 2015 yılında değişikliğe gidilmiştir” dedi.
Murat sunumunda, boşanma sürecinde soyadı meselesine de değinerek, “Taraflar uzlaşırsa birinin soyadı aile soyadı olur. Diğer taraf bu durumda aile soyadından önce kendi soyadını alabilir. Taraflar uzlaşamazsa, evlilik bildirimi sırasında vereceği beyanla sadece kendi soyadını kullanacağını bildirilebilir. Taraflar uzlaşırsa aile soyadı çocuğa geçer. Ancak diğer taraf çocuğa kendi soyadını da geçirebilir. Önce anne sonra baba soyadı geçirilir. Tek bir soyad geçirme hakkı vardır. Çocuğun en fazla iki soyadı olabilir. 18 yaşını geçen çocuk mahkemeye başvurup, mevcut durumu değiştirebilir” dedi.
Bostancı: Boşanmanın çocuklar üzerindeki etkisi boşanma öncesinde yaşanmış anılara bağlıdır
Aynı yaşta ve gelişim dönemindeki çocukların tepkilerinin ve ihiyaçlarının benzer olduğunu söyleyen Bostancı, boşanmanın çocuklar üzerindeki etkisinin yaşa, cinsiyete, ebeveynleriyle ilişkilerine, boşanma öncesinde yaşanmış anılara ve ebeveynlerin boşanma konusunu onlarla konuşma tarzına bağlı olduğunu ifade etti. Boşanma sürecinde uygulanabilecek çocuk – ebeveyn etkinliklerinden de bahseden Bostancı, etkinliklerin listeleme tekniği, arma yapma çalışması ve ifadelerle sevgi gösterme çalışması olduğunu belirtti.
Bostancı, ayrıca sosyal hizmet uzmanının adliyedeki çalışma birimlerinin, aile mahkemeleri, çocuk/çocuk ağır ceza mahkemeleri, icra daireleri (çocuk teslimi), ağır ceza mahkemeleri ve adli görüşme odaları (UNICEF) olduğunu dile getirdi.
Bostancı, boşanma sürecinde ve sonrasında sosyal hizmet uzmanlarının Türkiye’deki uygulamalarından bahsederek, boşanma sürecinde sosyal hizmet uzmanlarının arabuluculuk rolünü kullanarak tarafların içinde bulunduğu durumu anlamaya çalıştığını, tarafların anlaşmalarına yardım etmek, farklılıkları uzlaştırmak veya her iki taraf için de tatmin edici anlaşmaya varılmasına yardım ettiklerini belirtti. Boşanma sonrasında çocuğun değişen yaşama uyumu ile ilgili olarak sosyal hizmet uzmanlarınca izleme çalışmalarının yürütüldüğünü dile getiren, Bostancı boşanma süreci ve sonrasında sosyal hizmet uzmanlarının “çocuğun yüksek yararı” ilkesine göre eylemde bulunduklarına dikkat çekerek konuşmasını sonlandırdı.