LAÜ Akademisyeni Hablemitoğlu Pandemi Sürecindeki Ebeveyn Çocuk İlişkisinin önemine dikkat çekti
Lefke Avrupa Üniversitesi (LAÜ) Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Şengül Hablemitoğlu, “Pandemi Sürecindeki Ebeveyn Çocuk İlişkisi” konusunda açıklamalarda bulundu.
“Korona pandemi süreci ebeveyn olmanın hem sorgulandığı, hem de zor günlerin yaşandığı bir süreç oldu. Sağlığımızı ve ekonomik yaşamı etkilediği kadar, sosyal yaşamı da derinden sarstı. Bu durum bir süre daha devam edecek gibi görünüyor. Her yaş grubundan eğitimleri devam eden çocukları olan ebeveynler bu süreçte çok zorlandılar. Özellikle hem üniversite hem de lise geçiş sınavlarının tarihlerinde değişiklik yapılması eğitimlerin online sürdürülmesi, ailelerin ev ortamında çocukları ile uzun zaman geçirmeleri farklı bir ebeveyn olmayı gerektirdi” diyen Hablemitoğlu, en büyük sıkıntıyı, üniversite sınavına girecek olan öğrenciler ile velilerin yaşadığını ve bu nedenle öğrenciler hem dersleri yürütmekte hem de genel kaygı ortamında motive olmakta zorlandıklarını belirtti.
Hablemitoğlu: Çocuklara karışmak, kendi istediklerini yapmalarını sağlamak yerine, onları gözlemlemek önemli
“Ebeveynlere öncelikle bir şeyi hatırlatmak isterim. Her bireyin yaşamdaki ritmi ister çocuk, ister yetişkin olsun farklıdır” diyen Hablemitoğlu özellikle 2010 sonrası doğan alfa nesli ile iletişim kurabilmenin bambaşka birşey olduğunu ve bu nedenle, çocuklarımız anne babalarını model alsalar bile, hayatı kendi perspektiflerinden yorumlayacaklarından hayatlarının akışı da farklı olacaktır dedi. Hablemitoğlu, önümüzdeki aylarda eğitimin online sürme olasılığının yüksek olduğunu ve bu durumun ev yaşamını değiştireceğini belirterek ebeveynlerin işe, çocuklarının yaşam akışını keşfetmekle başlayabileceklerini ifade etti. “Çocuklara karışmak, kendi istediklerini yapmalarını sağlamak yerine, onları gözlemlemek önemli. Önce şu soruların cevaplarını arayabilirler; saat kaçta uyanıyor? Kişisel bakımına özen gösteriyor mu? Bütün gün pijamaları ile mi vakit geçiriyor? Üzerini değiştiriyor mu? Yatağını/odasını topluyor mu? Kendisi mi uyanıyor? Siz mi uyandırıyorsunuz? Derslerine katılıyor mu? Ödevlerini zamanında teslim ediyor mu? Dijital cihazlarla ilişkisi ne durumda, günde kaç saat telefon/televizyon/elektronik oyunlarla zaman harcıyor? Yani özetle her ebeveyn çocuğu ile sürdürdüğü ev yaşamının akışını bilmek durumunda” diyen Hablemitoğlu sonrasında ebeveyn bu akışta çocuğun başarısını, sağlığını etkileyecek bir gözlemi varsa bunu açıklayarak, öncelikle çocuğun yaşam akışına saygı duyması sonra da bir orta yol bulmasının gerektiğine dikkat çekti.
Hablemitoğlu: Çocuklarımızı severek, kişisel sınırlarına saygı duyarak ve değer verdiğimizi göstererek sürece daha rahat devam edebiliriz
Hablemitoğlu, “Özellikle ergenlik çağı iletişim kurmanın kolay olmadığı bir dönem. Durumu yalın bir biçimde konuşmak, samimi olmak önemli. Daha iyi yönetilmesi gereken durumları sıralayarak, çocuğa durumu nasıl düzeltebileceği ya da ne yapmak istediğini sormak, plan yapmasına yardım etmek, destek olmayı teklif etmek bir çözüm olabilir” dedi.
Hablemitoğlu son olarak, çocukları eleştirilmek, suçlanmak ya da yargılanmak yerine, desteklendiklerini, anlaşıldıklarını, kendilerine güven duyulduğunu ve çözüm üretildiğini bilirlerse motive olmaları kolaylaşacaktır diyerek, çocuklarımızı severek, kişisel sınırlarına saygı duyarak ve değer verdiğimizi göstererek bu sürece daha rahat devam edebileceklerini vurguladı. Hablemitoğlu ayrıca, “Çocuklarımıza ne kadar başarı o kadar sevgi mesajı vermeden, onları saygıyla sevdiğimizi göstererek, çocuklarımızı bizim birer uzantımız gibi görmeyip, birer birey olarak varlıklarını kabul ettiğimizde sorunları aşmak mümkün olacaktır” dedi.