LAÜ Akademisyeni Alas “Pandeminin Tarıma Etkisi”ni ele aldı
Lefke Avrupa Üniversitesi (LAÜ) Tarım Bilimleri ve Teknolojileri Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Turgut Alas “Pandeminin Tarıma Etkisi” hakkında bilgilendirmelerde bulundu.
Covid-19’un, 2020’den bu yana Dünya ekonomisini olumsuz yönde etkilemeye devam ettiğini belirten Alas, çok sayıda gelişmiş ve gelişmekte olan ülkenin tarımsal üretimi ve tarımsal ihracatının da olumsuz etkilendiğini ifade etti. “Örneğin, pandeminin başlangıç yeri olan Çin’de 2019 ve 2020 Ocak ve Şubat aylarını karşılaştırdığımızda ihracatın % 17,2 oranında azaldığını görüyoruz. Önümüzdeki dönemde tarımsal üretim, ihracat ve tohumluk ihtiyaçlarında benzer örneklerin görülme riski çok yüksek. Serbest dolaşımın büyük darbe aldığı bu dönemde birçok temel ihtiyaç ve özellikle gıdaların da dünya üzerindeki dolaşımı (ithalat-ihracat) olumsuz etkilendi. Bu dönemde gıda maddelerini kendi üreten ülkelerde zorunlu tüketim mallarına erişimde zorluk yaşanmıyor olabilir, fakat bir misyona sahip” diyen Alas, bu nedenle gelişmekte olan ülkeler, gelişmiş ülkelere göre pandeminin olumsuz etkilerini daha ağır yaşıdıklarına değindi. Ülkelerin ihracat ve ithalatlarında yeni düzenlemeler yaparak kendi önlemlerini almaya başladıklarını ifade eden Alas, “Örneğin; Dünya’nın önemli buğday üreticilerinden Rusya pandeminin başlangıcında buğday ihracatını durdurdu. Bu şekilde, salgının ne kadar süreceği konusundaki belirsizlik nedeniyle ortaya çıkabilecek olası gıda ihtiyacını karşılamayı hedefliyordu. Aynı şekilde, bu süreçte Türkiye’de de bazı ürünlerin (soğan, patates ve limon) ihracatı özel bir izne bağlandı” bilgisini aktardı.
Mevcut krizin, düşük gelirli ülkeler üzerindeki etkilerini inceleyen araştırmaların, önümüzdeki dönemde gıda güvenliği sorunlarının geçmişe göre daha ciddi olabileceğini belirtiğini söyleyen Alas, “Bu tahminlerin dayandığı iki ana tez var; Birincisi, dünya tarımında ve gıda temininde, genel yapısal sorunlar ve eşitsizliklerin farklı ülkelerde ve savunmasız sosyal gruplarda neden olduğu zararlara odaklanmak, ikincisi ise mevcut salgın koşullarda daha sık gündeme gelmeye başlayan korumacı politikalara odaklanmaktır” dedi.
Alas: Covid-19 bize yerel üretimin, güvenli gıda temininin ve kendine yeter gıda üretiminin ne kadar önemli olduğunu göstermiştir
Küresel tedarik zincirlerinde yaşanan aksaklıkların yanı sıra 2008 yılından bu yana yükselişte olan korumacılık eğilimlerinin derinleşmesi ve bu durumun yarattığı / yaratacağı sorunların en çok tartışılan konular arasında yer aldığını ifade eden Alas sözlerine şöyle devam etti; “Rusya’nın getirdiği ihracat yasağının benzerini Kazakistan, Tayland ve Kamboçya’da tahıl ürünlerinde, Vietnam’da ise pirinç ihracatında görüyoruz. Nisan 2020 itibarıyla toplam 20 ülke stoklarını konsolide etmek ve yurt içi fiyatlarını düşük tutmak için tarım ürünleri ihracatına kısıtlamalar getirdi. Öte yandan, tarım ürünleri ihracatının payının yüksek olduğu ülkelerde arzla ilgili beklenmedik başka sorunlar ortaya çıktı. Örneğin Hindistan’dan taze sebze ve meyve ihracatında düşüş oldu. Aynı şekilde Şili’den Çin’e ihraç edilen kirazlar da Çin’deki limanlarda uzun süre beklemek zorunda kaldı. Tüm bunlar, kendi kendine yeterli miktarda gıda ve hammadde üretebilen ülkelerin daha avantajlı olacağı ve temel ihtiyaçları için ithalata bağımlı olanların bugün olduğundan çok daha riskli ve zor bir süreç yaşayacağının göstergesi.” Alas, bütün bunlar düşünüldüğünde insanların tüketim alışkanlıklarında değişikliklerin olacağı, ülkelerin gıda güvenliği ve sağlıklı gıdaya erişim konusunda yeni politikalar geliştirmesi gerekeceği ve yerel üretime öncelik vermenin büyük önem kazanacağını söyleyebilmenin mümkün olabileceğini belirterek, “Covid-19 bize sağlık altyapısının ve sağlık hizmetlerinin yanında doğayı korumanın, yerel üretimin, güvenli gıda temininin ve kendine yeter gıda üretiminin ne kadar önemli olduğunu da göstermiştir” dedi.