“Çocuk Hakları ve Savunuculuğu” LAÜ’de konuşuldu
Çocuk hakları, bir insan hakları meselesidir
Lefke Avrupa Üniversitesi (LAÜ) Dr. Fazıl Küçük Eğitim Fakültesi Okul Öncesi Öğretmenliği Bölümü tarafından “Çocuk Hakları ve Savunuculuğu” konulu seminer düzenlendi. Seminere, SOS Çocuk Köyü Müdürü Ahmet Akarsu, SOS Çocuk Köyü Koordinatör Sorumlusu Fatma Amcaoğlu ile Gelişim Uzmanı Aliye Ateş konuşmacı olarak katıldı.
Akarsu: SOS Çocuk Köyü çocukların ve gençlerin geleceklerini şekillendirmelerinde yardımcı oluyor
SOS Çocuk Köyü Müdürü Ahmet Akarsu, SOS Çocukköyü Programı hakkında bilgiler vererek, SOS Çocukköyü tarafından Aile Temelli Bakım programında ailesinin bakımını kaybeden çocuklara ve gençlere aileler oluşturulduğunu, çocukların ve gençlerin geleceklerini şekillendirmelerinde yardımcı olduklarını söyledi. Akarsu, 0-16 yaşın çocuk köyü, 16-20 yaşın gençlik evleri, 20-23 yaşın yarı bağımsız yaşam ve 23 yaşın tam bağımsız yaşam olduğunu dile getirerek, savunuculuk projeleri ile ilgili detaylı bilgiler verdi.
Amcaoğlu: Savunuculuk halktan destek almayı amaçlayan geniş kapsamlı etkinliklerden oluşuyor
SOS Çocuk Köyü Koordinatör Sorumlusu Fatma Amcaoğlu, savunuculuğun kamuoyunu değiştirmeyi ya da halktan destek almayı amaçlayan daha geniş kapsamlı etkinliklerden oluştuğunu ve savunuculuğun stratejisinde, gazetelerde çıkacak yazılar; bir kişinin ya da grubun bir kuruluştan ya da eylemden nasıl yardım gördüğüne, yararlandığına ilişkin öykülerin yayınlanması; tanıtıcı materyaller dağıtılması gibi etkinliklerin öngörüldüğünü ifade etti. Amcaoğlu, “SOS Çocuk Köyü Çocuk Koruma Politikasında, çocuklarımıza korunabilecekleri bir çevre yaratmak, her türlü çocuk istismarını, sömürüsünü kınamak ve bunlara karşı çıkmak, ihmal ve istismarı önleyici çalışmalar yaparken, çocuk hakları savunuculuğunu yapmak vardır” dedi.
Ateş: Çocukların haklarının korunmasında herkese sorumluluk ve görevler düşüyor
Gelişim Uzmanı Aliye Ateş ise, çocuk haklarını, kanunen veya ahlaki olarak dünya üzerindeki tüm çocukların doğuştan sahip olduğu; eğitim, sağlık, yaşama, barınma, fiziksel, psikolojik veya cinsel sömürüye karşı korunma gibi haklarının hepsini birden kapsayan evrensel kavram olarak tanımladı. Çocuk haklarının, çocuklara özgü insan hakları olduğunu söyleyen Ateş, “54 maddeden ve bu maddelerin fıkralarından oluşan Birleşmiş Milletler Çocuk Haklarına Dair Sözleşme, günümüzde çocukların haklarını korumak için en geniş kapsamlı hukukî metin durumundadır” dedi. “Bugün dünyanın birçok yerinde var olan insan hakları ihlalleri, çocuk boyutunda daha geniş kapsamlı ve büyüyerek, müdahale edilmesi daha zor bir şekilde yer almaktadır. “Bu haklarla ilgili olarak evde ebeveynlerin, okullarda da öğretmenlerin rolü ve sorumluluğu; bunun ihmal edildiği durumlarda ise devletin rolü ve sorumluluğu vardır” diyen Ateş, bunun için de başta ebeveynler (bakımından sorumlu kişi), öğretmenler ve devlet olmak üzere, herkesin çocukların haklarının korunmasında sorumluluk ve görevleri bulunduğunu belirtti.
Ateş son olarak, çocuk hakları, bir insan hakları meselesidir diyerek, kısacası çocukların yaşamaya, eğitime, sağlıklı olmaya, seslerinin duyulmasına, kendilerine adilce davranılmasına hakları olduğunu ve “ Her şeyden öte çocukların çocuk olmaya hakları vardır” dedi.
Seminerin sonunda, Dr. Fazıl Küçük Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Oğuz Serin tarafından Akarsu, Amcaoğlu ve Ateş’e teşekkür belgesi takdim edildi.