LAÜ Sosyal Hizmet Bölümü Akademisyeni Özada, “Bağımlılıkla Mücadelede Okul Sosyal Hizmeti”nin önemine değindi
Lefke Avrupa Üniversitesi (LAÜ) Sağlık Bilimleri Fakültesi Sosyal Hizmet Bölümü Öğretim Görevlisi Yrd. Doç. Dr. Ayşe Özada, “Uyuşturucu Madde Kullanımını Önlemede Okul Sosyal Hizmeti”nin önemi ile ilgili bilgilendirmeler yaptı.
Bağımlılıkla mücadelede etkili müdahaleler yapılabilecek uygun ortamların başında okullar geliyor
“Bağımlılık yapıcı madde kullanımı bireyleri, aileleri ve tüm toplumu ilgilendiren bir konudur. Madde kullanımının önlenmesi ve azaltılmasına ilişkin pek çok program ve müdahaleye rastlamak olasıdır” diyen Özada, bağımlılıkla mücadelede etkili müdahaleler yapılabilecek uygun ortamların başında okulların geldiğini belirtti. “Okullar aracılığıyla hem öğrencilere hem de ebeveynlere ulaşmak mümkündür. Okullarda uygulanacak koruyucu-önleyici müdahale geliştirmesi ve uygulanmasında önemli bir birim Okul Sosyal Hizmet Birimleridir” diyen Özada, 1900’lerin başından beri dünyanın pek çok yerinde okul sosyal hizmet birimlerinin bir çaşlışma alanı olarak varlık sürdürmekte olduğunu ifade etti.
Okul sosyal hizmeti; çeşitli nedenlerle öğrencilerin yaşadıkları sorunların çözümünü ve eğitim etkinliklerini başarı ile sürdürmelerini sağlamayı amaçlıyor
Özada, “Sosyal hizmet mesleğinin önemli uygulama alanlarından biri olan okul sosyal hizmeti; çeşitli nedenlerle öğrencilerin yaşadıkları sorunların çözümü, gereksinim duyulan hizmetlerden yararlanmaları ve böylece eğitim etkinliklerini başarı ile sürdürmelerini sağlamayı amaçlamaktadır” diyerek, bu amaçla okul sosyal hizmeti uygulamalarında koruyucu-önleyici ve tedaviye yönelik müdahalelerin yer aldığını belirtti.
Özada, önleyici programlar arasında akran zorbalığını, alkol ve uyuşturucu madde kullanımını, okula devamsızlığı, okulu erken terk etmeyi önleyici çeşitli programlar ve stratejilerin yer aldığını belirterek, “Bir sosyal sorun olarak bağımlılıkla mücadelede, özellikle okul sosyal hizmetinin etkin bir şekilde yürüttüğü örneklerin göze çarptığını dile getirdi.
Öğrencilerin sosyal becerileri ile benlik saygısı geliştirmelerine odaklanan çalışmalar madde kullanımını önlemeye yönelik daha başarılı görülüyor
“Madde kullanımını önlemeye yönelik, ülkemizde de oldukça sık kullanılan yöntemlerden biri madde kullanımının zararlarına ve olumsuz sonuçlarına ilişkin bilgilendirici toplantılar düzenlenmesidir” diyen Özada, bu programlar aracılığıyla genellikle öğrencilere madde, alkol ve sigara kullanımının yaratabileceği olumsuz etkilerin anlatılmakta olduğunu belirtti. “Bu yaklaşımlar uyuşturucu sorununa mantıklı bir yaklaşım gibi görünüyor olmasına rağmen, çok sayıda araştırma bu tür çalışmaların gençlerin uyuşturucu kullanımını azaltmak ya da önlemeye yönelik işe yaramadığını açıkça göstermektedir. Madde kullanımını önlemeye yönelik müdahalelerin ilk hedefi öğrencilerin alkol ve uyuşturucu maddenin olmadığı bir yaşam biçimi geliştirmeleri olmalıdır” diyen Özada, bu yöndeki müdahalelerin bütüncül yapısının göz ardı edilmemesi gereken bir nokta olduğuna vurgu yaptı. Özada, “Bu açıdan bilgilendirmenin yanında, öğrencilerin problem çözme ve sosyal becerileri ile benlik saygısı geliştirmelerine odaklanan çalışmalar madde kullanımını önlemeye yönelik daha başarılı görülmektedir” dedi.