LAÜ Akademisyeni Evre, krizlerin sunduğu fırsatlar ve kamu yönetimi reformu konusunu irdeledi
Krizler reformları sahiplenebilecek siyasal liderliklerce fırsatlara dönüştürülebilir
Lefke Avrupa Üniversitesi (LAÜ) Kamu Yönetimi Bölüm Başkanı Doç. Dr. Bülent Evre, krizlerin sunduğu fırsatlar ve kamu yönetimi reformu hakkında detaylı bilgiler aktardı.
Evre, grerek gelişmiş gerekse gelişmekte olan ülkelerin, karşılaştıkları sorunların üstesinden gelmek ve yurttaşlarına daha kaliteli hizmet sunmak için 1980’li yıllardan bu yana kamu yönetimi alanında birçok reformu gerçekleştirdiklerini dile getirdi.
Ekonomik, mali ve toplumsal krizler reform süreçlerinin başlatılmasında tetikleyici bir işlev görüyor
Kamu sektöründeki yapı ve süreçlerin yeniden yapılandırılmasına yönelik arayışların altında birçok neden olmakla birlikte; ekonomik, mali ve toplumsal krizlerin reform süreçlerinin başlatılmasında tetikleyici bir işlev gördüğünü söyleyen Evre, “Dünyada gerçekleştirilen reformlara baktığımızda, hemen öncesinde hükümetlerin ciddi krizlerle karşılaştıklarını görmekteyiz” dedi. 1980’lerden beri gelişmekte olan ülkelerin kamu sektöründe başarılı reformlara imza attıklarına dikkat çeken Evre, örnek olarak; Afrika ve Latin Amerika ülkelerinin yüksek enflasyon, iç-dış borç, düşük tasarruf ve yatırım sorunlarıyla; 1997’de Endonezya, Güney Kore ve Malezya gibi Asya ülkelerinin ekonomik ve mali krizle karşılaşıp, kamu sektöründe köklü reform çabasına girdiklerini söyledi.
Reform ihtiyacı gelişmiş ülkelerin de gündeminde olan bir konu
Evre, Arnavutluk, Bulgaristan ve Bolivya, insan kaynakları yönetimi alanında; Rusya, Hindistan ve Tanzanya örgütsel bakımdan; Hindistan, Tanzanya ve Uganda kamu hizmetlerinin kalitesi; Etiyopya, Rusya ve Yemen kamu çalışanlarının hizmet içi eğitimi konularında başarılı reformları gerçekleştirdiklerini ifade etti. Reform ihtiyacının, sadece gelişmekte olan ülkelerin bir sorunu olmayıp, gelişmiş ülkelerin de gündeminde olan bir konu olduğunu söyleyen Evre, 1980’li yıllarda başlayan reform çabalarının, son 2008 yılındaki mali krizden sonra da gelişmekte olan ülkeleri kamu yönetimi reformuna sevkettiğine işaret etti. “Örneğin, Avrupa’ya baktığımızda Birleşik Krallık ve İrlanda mali krizin üstesinden gelmek için geniş kapsamlı ve sistematik yapısal reformlara yönelirken, İzlanda, Litvanya, Macaristan ve Slovenya bütünlüklü olmaktan uzak, sadece birkaç yapısal reformla yetindiler” diyen Evre, Güney Kıbrıs’ın 2013’de karşılaştığı bankacılık krizinden sonra, AB, İMF ve Avrupa Merkez Bankası’ndan yardım alıp, bir dizi yapısal önlem aldığını dile getirdi.
Evre, “Bu bağlamda krizler, reformları sahiplenebilecek siyasal liderliklerce fırsatlara dönüştürülebilir” diyerek, 2018’de Türkiye’nin döviz ve borç krizine bağlı olarak aynı para birimini kullanan KKTC’de yaşanan maliyet enflasyonu karşısında, kapsamlı ve sistematik önlemlerin alınmasının gerekli olduğunu belirtti. Evre, “Bu çerçevede kamu mali yönetiminde disiplin sağlanması, kamu yönetiminin etkinliğinin ve verimliliğinin artırılması, e-devlet gibi kamusal hizmetlerin kalitesinin artırılmasına yönelik yapısal reformları, takvimleyerek hayata geçirebileceğimiz kritik bir dönemden geçmekteyiz” dedi.