Otizimde en etkili yöntem “Uygulamalı Davranış Analizi”
LAÜ Öğretim Görevlisi Bilmez, otizimde erken tanının önemine dikkat çekti
Lefke Avrupa Üniversitesi “Özel Gereksinimi Olan Çocuklar Uygulama, Araştırma ve Eğitim Merkezi (ÖÇEM)” Öğretim Görevlisi Hatice Bilmez, otizm spektrum bozukluğu hakkında bilgiler vererek, konu üzerine açıklamalarda bulundu.
Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de adı çok sık duyulan bir özel eğitim kategorisi olan otizm spektrum bozukluğunu nörolojik kökenli gelişimsel bir bozukluk olarak tanımlayan Bilmez, günümüzdeki yaygınlık oranını ise 68 çocukta 1 görülmesi olarak açıkladı.
“Otizmli bireylerin en temel yetersizlikleri sosyal etkileşim ve iletişim, bunun yanı sıra takıntılı ve tekrarlayıcı davranışlara sahip olmalarıdır” diyen Bilmez, bu belirtilerden bazılarını; göz teması kurmamak, adına tepki vermemek, gülümsemeye karşılık vermemek, ce-ee oyununa tepki vermemek, işaret edilen dikkat çekici bir nesne ya da olaya bakmamak (örneğin; annenin havadan geçen bir uçağı parmağıyla işaret ederek çocuğuna göstermesi ancak çocuğun işaret edilen yöne kafasını çevirip bakmaması), bir şeyi parmağıyla işaret ederek göstermemek, iki yaşını geçtiği halde tek bir sözcük bile söylememek, sürekli ellerini çırpmak ya da sağa sola doğru sallanmak, parmak uçlarında yürümek, oyuncakları ya da nesneleri amaç dışında kullanmak (örneğin; oyuncak bir arabanın sadece tekerleklerini çevirmek), çevresel değişikliklere tepki vermek, koku ya da tat gibi duyusal özelliklere fazla ya da eksik duyarlılık göstermek (örneğin, ıslak nesnelere dokunduğunda aşırı rahatsız olmak) olarak sıraladı.
“Otizmli bireylere erken dönemde müdahale edilmediğinde bu yetersizliklere müdahale etmek zorlaşmakta, iletişim kuramamalarından dolayı davranış problemleri artmaktadır” diyen Bilmez, bu sebeple otizmli bireylerin erken yaşta tanı alması ve erken yaşta özel eğitime başlaması gerekmekte olduğuna dikkatleri çekti.
“Otizmli bireylerin fiziksel görünüş anlamında akranlarından hiçbir farkı yoktur. Çocuk 1 yaşına kadar çok normal görünebilir” diyen Bilmez, ancak ilerleyen dönemlerde sosyal etkileşim ve iletişimde yukarıda örnekleri verilen belirtilere rastlandığında derhal bir uzmana başvurulması gerektiğine vurgu yaptı.
En etkili yöntem “Uygulamalı Davranış Analizi”
Bilmez, “Otizm spektrum bozukluğunun nedenleri günümüzde hala gizemini korumaktadır. Günümüzde olası nedenler arasında genetik temel, toplumsal çevre ve fiziksel çevre üzerinde durulmakta, bununla ilgili pek çok bilimsel araştırma yürütülmektedir. Ancak hangisinin otizme neden olduğu belirsizliğini hala korumaktadır” diyerek, “Otizm spektrum bozukluğunun nedenleri henüz bilinmediği için kesin bir tıbbi tedavi yöntemi söz konusu değildir. Bu nedenle otizmli bireyler için özel eğitime başvurulması gerekmektedir. Bu eğitimin erken yaşta başlaması ve yoğun bir eğitim olması son derece önemlidir. Otizmli çocukların eğitiminde etkili öğretim uygulamaları tercih edilmelidir. Bu öğretim uygulamalarının belirlenebilmesi için çok sayıda bilimsel araştırma yürütülmüş ve yürütülmeye devam etmektedir. Otizmli bireylerin eğitiminde en etkili yöntemin “Uygulamalı Davranış Analizi” olduğunu gösteren güçlü bilimsel dayanaklar bulunmaktadır. Bu yöntemle, erken yaşta ve yoğun eğitim almış çocukların sahip oldukları otizm belirtilerinin neredeyse yok denecek kadar azaldığını, yaşamlarını bağımsız olarak sürdürebildiklerini gösteren araştırma bulguları yer almaktadır. Ailelerin bu konuda hassas olması ve çocuklarına sağladıkları eğitimin Uygulamalı Davranış Analizine dayalı olması gerektiğini bilmesi gerekmektedir. Duyu bütünleme terapisi, aqua terapi, oyun terapisi, çeşitli besin diyetleri, arındırma tedavileri gibi çeşitli tıbbi tedavi ve terapi uygulamalarının yeterli bilimsel dayanaklara sahip olmadığını bilmeli, özel eğitim desteğini asla bırakmamalıdır” şeklinde konuştu.
Bilmez: Temennimiz otizmli çocukların erken yaşta tanı alabilmesi
Bilmez, Lefke Avrupa Üniversitesi Özel Gereksinimi Olan Çocuklar Uygulama, Araştırma ve Eğitim Merkezi’nin (ÖÇEM) 2015 Nisan ayından bu yana öncülüğünü Prof. Dr. Ayşegül Ataman’ın yürüttüğü uzman bir ekiple özel gereksinimli çocuklara eğitim vermekte olduğunu ve merkezde eğitim alan çocukların büyük çoğunluğunu otizmli çocukların oluşturduğunu belirtti. Bu çocukların eğitiminde Uygulamalı Davranış Analizi yöntem ve tekniklerine dayalı yoğun eğitim verildiğini ve ayrıca bu çocukların ailelerine de aile eğitimi sağlanmakta olduğunu ifade etti. Bilmez son olarak, “Özel eğitim uzmanları olarak temennimiz otizmli çocukların erken yaşta tanı alabilmesi, zaman kaybetmeden uygun bir eğitime başlaması ve böylelikle otizmin kontrol altına alınabilmesidir” dedi.